Yan Anlam: Sözcüklerin temel anlama bağlı kalarak cümlede ikinci ve yeni bir anlam kazanmasıyla oluşan anlama denir.
Mecaz Anlam: Bir sözcüğün gerçek anlamı dışında
kullanılmasına mecaz (değişmece) denir.
Terimsel Anlam: Bilim, sanat, spor ya da bir meslek
dalıyla ilgili özel ve belirli kavramların karşılığı olan sözcüklere terim
denir.
Yansıma Sözcükler: Doğadaki türlü varlıkların
çıkardığı seslerden türeyen sözcüklere "doğa yansıması" (tabiat
taklidi) sözcükler denir.
Eş Anlamlılık İlişkisi: Yazılışlan ayn, anlamlan aynı olan
sözcüklere eş anlamlı sözcükler denir.
Yakın Anlamlılık İlişkisi: Kullanılışta birbirinin
yerini tutmayan ancak birbirlerine anlamca yakın olan sözcüklere denir.
Karşıtlık İlişkisi: Anlam yönünden birbirinin
tersi olan sözcüklere karşıt anlamlı sözcükler denir.
Sesteşlik İlişkisi: Yazılış ve Okunuşları
aynı, anlamlan birbirinden çok farklı sözcüklere sesteş sözcükler denir.
Somutluk-Soyutluk İlişkisi: Duyularımızla
algılayabildiğimiz sözcüklere somut anlamlı sözcükler denir. Duyu organlarımızla
algılayamadığımız sözcüklere de soyut anlamlı sözcükler denir.
Nicelik ya da Nitelik Bildiren Sözcükler:
Bir varlığın sayılabilen durumunu bildiren sözcüklere nicelik anlamlı sözcükler
denir.
Genel-ÖzeI Anlam İlişkisi: Kavram ya da nesneleri topluca belirten
sözcüklere genel anlamlı sözcükler denir, Tek bir varlığı dile getiren
sözcüklere özel anlamlı sözcükler denir.
Benzetme: Benzetme, karşılaştırılan iki nesne ya da
iki kavram arasında benzerlik ilgisi sağlamaktır. Benzetmeyi sağlayan ögelerden
zayıf olana, benzeyen; söze güç katana, kendisine benzetilen adı verilir.
Dolaylama: Tek bir sözcükle anlatılabilecek bir kavramı
birden çok sözcükle anlatmaya dolaylama denir.
Ad Aktarması: Bir sözün benzetme amacı güdülmeksizin
bir yönüyle ilgili başka bir sözün yerine kullanılmasına ad aktarması (mecaz-ı
mürsel) denir.
Deyim Aktarması: Bir sözcüğün dile getirdiği kavramla
bir başka kavram arasında çoğu kez benzetme yoluyla bir İlişki kurarak sözcüğü
o kavrama aktarırız. Bu olaya deyim aktarması denir. İnsandan doğaya aktarma,
doğadan insana aktarma, doğadan doğaya aktarma, duyular arasında aktarma olmak
üzere dört türü vardır.
Değinmece (Kinaye): Bir sözün hem gerçek hem de mecaz anlamda
kullanılmasıyla oluşan anlamdır.
Kişileştirme (Teşhis): İnsan dışındaki varlıklara insana ait
birtakım özelliklerin yüklenmesidir. Bu varlıklar İnsan gibi konuşturulursa
buna da konuşturma (İntak) denir.
Dokundurma (Tariz): Bir sözü karşıt anlama gelecek şekilde
kullanmaya dokundurma denir.
Abartma (Mübalağa): Bir sözü olduğundan daha çok ya da
olduğundan daha az gösterecek şekilde kullanmaktır. Bir abartmada "aşırı,
fazla, çok" anlamlarından biri mutlaka vardır.
İkilemeler: Anlamı pekiştirmek, anlama güç katmak
ve anlamı zenginleştirmek için iki sözcüğün çeşitli şekillerde art arda
getirilmesiyle oluşan gruba ikileme denir.
Deyim: İki ya da daha fazla sözcükten oluşan, mecaz
ya da gerçek anlamlı olarak kullanılan kalıplaşmış sözlerdir.
Atasözü: Yargı bildiren ya da öğüt veren,
deneyimlerle doğruluğu ispatlanmış, genel kural haline gelmiş, kalıplaşmış özlü
sözlere atasözü denir.